13 Şubat 2011 Pazar

Yüce ve bir daha doğmayacak yeni bir günün eşiğinde

Yeni ve alışıldık olan her şeye inkarla;

Sevmelere ve adanmalara ulanmış bir yaşamın içinde

Sarmalanmış bulursun kendini

Tek ve özgün olmayan bir kalbin görüntüsü

Ruhsal bir kimliğin önündeki beden kadar engel

Özgürlüğe ve gerçekliğe atılamayacak adım kadar korkak

Kelimelerle çevrelenip,

Önsözlerle kısaltılmış

Statüsel minyatür bir yaşamın içinde

kapana kısılmış hissedersin

hislerinin aidiyetinin bile sana ait olduğuna emin olamadan

gözlerini doğrulttuğun aydınlık gerçeğin

yeni bir aldanışın karanlığı olduğunun farkındalığıyla

acı yüklü bir bilgeliğe erişirsin

kitaplardan öğrendiğin yaşamın

deneyimlerle güçlendirilmiş taklitçiliğine hapsolursun

basitliğin ve yalınlığın küçülttüğü evreninde

çürümüş umutların ve hedeflerinle

başkasının yaşamının içinde

paslanmış bir idealin gölgesinde ezildiğini anlarsın

yaşamın sana vaad ettiklerinin

senin kendini adadıklarının

kopyasının kopyası olduğunu bir şeylerin

ve asla ortaya çıkarılamayacak düşlerin

soyutluğun imgesel acınası özüne hapsolmuş

basit ve karmaşıklıklarla aldatılmış

maskelerle saklanmış

özenti yaşamının içinde

öylece uzanıp giden sonsuz yolların başlangıcında

çıkışı bulunamayacak labirentlerde

kurtulunamayacak girdaplarda

kıvranıp durduğunu anladığında

iflah olmaz kaosların eşiğindesindir artık

asla aydınlığa eremeyecek düşünüşlerin ortasında

yağmurların ve yaşamsal belirtilerin birer aldatmaca aolduğu

sahte görünümlerle kandırılmış bir dünyanın içinde olduğunu bilirsin

çırpınışların batışın demektir artık

aydınlanışın karanlık

ve kimse kurtarmayacak

seni bu yanlış tasarımdan

kendin bile

insanların da dahilinde oldukları bir

bok çukurunda yaşam sürmektesin

asalak virüsler gibi…

Hiç yorum yok: